Daha Az Trafikle Daha İyi Sonuçlar Elde Etmek Mümkün Mü
Web sitemizdeki trafik oluşumuna göz attığımız zaman daha az trafik akışının sağlandığı zamanlar bir problem olduğunu düşünebiliriz. Geri adım atmamıza neden olan bazı şeyler bulunmaktadır. Trafik akışı oluşturmaya o kadar odaklanırız ki gelecekte başarılarımızı etkileyecek bazı şeyleri gözden kaçırırız.
Ancak, dikkatimizi can alıcı ve kritik adımlara doğru yönelttiğimiz zaman, kaçırdığımız veya es geçtiğimiz şeyleri görürüz ve benzer miktarda trafik ile daha fazla şey yapabileceğimizi veya başarabileceğimizi anlarız.
Bu yazıda önceliğin ne olması gerektiğine ve daha fazla e-posta abonesi sahibi olmak, daha fazla talebin nasıl yakalanacağına ve daha fazlasına değindim.
Dönüşüm Hedeflerinizi Belirleyin
İstediğiniz yönde bir şeyler yapmaya başlamadan önce ziyaretçileri çekecek olan, söz konusu eylemin gerçekleştirilmesini sağlayacak şeyleri düşünmelisiniz.
Okuyucuların göz attığı sayfalar ve yazılara göre yapacaklarınızı farklılaştırmalı ancak daima en üst seviyede dönüşüm hedefini yakalamalısınız. Bu sizi başarıya bir adım yaklaştıracaktır.
Öncelikle önem düzeyi yüksek dönüşüm hedeflerinizi belirlemek durumundasınız. Örneğin, bu okuyucuları e-posta aboneliğine yöneltmek olabilir. Birçok durumda, e-posta listesi oluşturmaya odaklanmak yapabileceğiniz en iyi şey olabilir.
Tekil Dönüşüm Hedefleri
Tekil dönüşüm hedefinden kastım şudur: yani siteye gelen kullanıcılarınızı bireysel anlamda düşünmelisiniz. Bir sayfa oluşturduğunuz veya yeni bir blog yazısı yazdığınız zaman, okuyucuların onu okuduktan sonra neler yapabileceğini düşünün.
Bunu her blog yazısı için tek tek düşünmelisiniz ve her birinden en iyi sonucu elde edebilmelisiniz.
Bazı blog yazılarında ziyaretçileri listeye abone olma konusunda teşvik ederken, diğerlerinde yorum yapmaya veya sosyal paylaşım yapmaya teşvik edebilirsiniz.
Kısaca, eğer ziyaretçilerden istediklerinizi açık bir şekilde dile getirmezseniz onlar hiçbir şey yapmayacaklardır.
Her sayfaya veya yazıya ayrı ayrı göz atarak ne yapmanız gerektiğine karar verip uygulamaya geçmelisiniz.
Rahatsız Edici Şeyleri Kaldırın
Bu kısım önemlidir. Blog adresinize bir göz atın ve kendinize şu soruyu sorun: Gerçekten sizin ve okuyucuların işine yarayan elementler hangileri?
Bu soruyu düşündükten sonra elementlerin sayısını düşürmeye çalışın. Bir element kullanıcı deneyimine katkı sağlamıyorsa ve okuyucuları istenilen eylemi gerçekleştirmekten alıkoyuyorsa bundan kurtulmalısınız.
Neleri kaldırmayı düşünmelisiniz?
Bu konuda genel olarak göz önünde bulundurulacak etkenler şunlardır:
- Blog veya makale dizinlerine linkler. Bunlar sizden daha çok dizinlere fayda sağlamaktadır. Bu nedenle kaldırmayı düşünebilirsiniz.
- İşe yaramayan reklamlar. Google Adsense ve benzer reklamlar genel olarak kullanılan reklam türleridir ancak birkaç lira karşılığında ziyaretçi kaybetmeyi göze almamalısınız.
- Twitter akışı. Sosyal ağlar trafik oluşturmak için gereklidir ancak geri dönüş olmadığı sürece olumsuz etkileri olabilir.
- Kenar çubukları. Çoğu durumda kenar çubukları yani diğer adıyla sidebar, içerikten çok dikkat çeken bir yer olabilir. Kenar çubuklarını kaldırarak, okuyucuları okurken rahatsız edecek unsurları azaltabilirsiniz.
Blog adresinizde yer alan bir element fayda sağlamıyorsa ve kullanıcı deneyimini engelliyorsa ondan kurtulmayı deneyin.
Okuyucuların Güvenini Kazanın
Web ortamında ön planda yer almak için güven gereklidir. İnsanlar size güvendiği zaman sizi ciddiye alırlar ve söylediklerinizi dinlerler. E-posta listesine abone olmak ve içeriği paylaşmak konusunda daha istekli olurlar. Peki, okuyucuların güvenini nasıl kazanırsınız?
Bunu yapabilmenin temel noktalarından birisi düzenli olarak kendi anlatımınız ile yazdığınız dürüst yazılardır. Bunu zaten yapıyorsanız bu durumda yararlanmanız gereken farklı bir şey vardır. Sosyal Kanıt.
Sosyal Kanıt Nedir?
Sosyal kanıt, insanlara nasıl gözüktüğümüz ve onların kararlarındaki yerimizdir. Bloglama konusunda bunun en iyi örneği sosyal paylaşım rakamlarıdır. Bu düşünülmesi gereken önemli bir husustur ve pozitif veya negatif etki oluşturabilir.
Yüksek paylaşım rakamları popülerlik ve blog adresinin otoritesi konusunda fikir verirken, düşük paylaşım rakamları tam tersi etkiyi gösterir.
Evet, başlığımızdaki daha az trafikle daha iyi sonuçlar elde etmek mümkün mü sorusuna yanıtımız gönül rahatlığı ile evet olabilir. Tek yapmanız gereken doğru şeyleri zamanında ve planlı olarak bir düzene koyup gerçekleştirmektir.
Alexa’nın sitenin sıralamasına çok az etki ettiği, her yıl yapılan kapsamlı bir çalışma ile tespit edilmiştir.
Kaliteli açıklayıcı bir yazı olmuş.