İkramiye Bana Çıksın Da Gidip Öleyim
Şu yaşıma geldim ve şimdiye kadar kesinlikle ne yılbaşı kutladım ne de milli piyango bileti aldım. Hem aşırı derecede saçma geliyor hem de inancıma ters. Şimdi burada insanlar bana noel kutlamasıyla yılbaşı kutlamasını karıştırma diyecek de bence bu da yılbaşını kutlayacak olan insanların bir bahanesi. İkisi de aynı şey benim gözümde.
2013’ün bitip 2014’ün kutlanması, yılbaşı ağacı süslenmesi, hindi yenmesi. Bunlar yapılmasa bile bugün yılbaşıymış güzel bir ziyafet çekelim diyenlerin sayısı eminim oldukça fazladır. Açıkça söylemek gerekirse tamamen batıyı örnek alıyoruz git gide. Yavaş yavaş benliğimizi kaybediyoruz desek yanlış olmaz sanırım. Hele yeni yıldan medet uman insanlar yok mu, o kadar aciz geliyorlar ki gözüme. Bakın yeni yılı sağlıklı ve mutlu geçirmeniz dileğiyle demek farklıdır yeni yıldan sağlık ve mutluluk diliyorum demek farklıdır. Bu ikisi arasındaki farkı idrak edemeyen insanlar lütfen bazı şeyleri düşünsünler.
Neyse efendim yeni yıldan ziyade konumuz olan milli piyangoya gelelim. Benim gözümde milli piyango insanların hayallerini esir alan lanet bir zımbırtıdan başka bir şey değil. O anahtar cümleyi kurdunuz mu zaten bu zımbırtının esiri olmuş oluyorsunuz. “Düşünsene bana çıktığını.”
İşte bu şekilde düşünüp de büyük ikramiyeyi kazanan insanların hayallerinden geriye kalanları inceleyelim. Belki ders çıkarırız.
İkramiye Bana Çıksın Da Kocamı Boşayım
2003 yılında Yeşim Akyol ismindeki hanımefendiye 2 milyon ikramiye çıkıyor. Tabi ikramiye çıktıktan sonra Yeşim Akyol rahat durur mu? Başlıyor kocası ile kavga etmeye. Kavgaların ardı arkası kesilmiyor ve en sonunda 8 yıllık eşiyle boşanıyor.
İkramiye Bana Çıksın Da Oğlum Beni Bıçaklasın
2004 yılında Necmi Yıldırım denen şahsa büyük ikramiyenin dörtte biri çıkıyor. Eee bilmem kaç trilyon ikramiye çıkan insanı bozmasa bile çevresindeki insanları bozar arkadaş. Necmi Yıldırım ikramiye yüzünden oğlu tarafından boğazından kesilerek yaralanıyor.
İkramiye Bana Çıksın Da Kendimi Kalorifer Borusuna Asayım
2005 yılında Ahmet Bayram’ın çeyrek biletine 1 milyon 250 bin TL ikramiye çıkıyor. Milyonu gören Ahmet Bayram uslu durur mu hiç? Önce İstanbul’a yerleşir sonra da eşini boşar. Ardından gece kulüplerini kendine mesken edinir. Her şey güzel hoşken Ahmet Bayram o paranın biteceğini hiç düşünemez. Gün gelir bir bakar ki cepte beş kuruş para kalmamış. O kadar parası olmasına rağmen borcu hat safhadadır. Tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer yine kürkçü dükkanıdır diye atalarımız boşa dememiş. Bir bildikleri var demek ki. Ahmet Bayram’da bu sözü kendine hayat felsefesi edinmiş olsa gerek ki eski eşinin yanına gider ve borçlarını kapatabilmek için para ister. Kadıncağız onca yaşantıdan sonra evet der mi hiç? Adam da kadından olumsuz cevabı alınca gider kendini banyodaki kalorifer borusuna asar.
Yok usta yok o paradan sittin sene hayır gelmez. Ben bunu bilir bunu söylerim. Muhakkak bir gün bir yerde talihli(!) kişiden olmasa da o kişinin bir yakınından çıkar o paralar. Ben buna inanıyorum.
Neyse artık ikramiye bana çıksın da gidip öleyim bari.
Diğer talihli(!) şahısların yaşantılarını da buradan öğrenebilirsiniz.
Açıkçası abi yılbaşı kutlama bahanesiyle bir yerlere gidip içki içenler var ve bunu her yılbaşı yapıp gelenek haline getirenler. Tek bir kaç güzel yanı (bence) aileyle bir şeyler yapılması
Konya’mı bu yüzden çok seviyorum. Muhafazakarlığın gözünü seveyim.
Aslında amaç yeni yıl falan değil. “Yabancılar kendilerine böyle bi eğlence bulmuş, biz neden eğlenmiyoruz!?” diyerek özendiğimiz bi şey bana göre.
Abi bana da şu çekilişten kazanılan paranın haksız kazanç olduğu olayı saçma geliyor. Ya sonuçta biz kendi sitelerimizde de çekiliş yapıyoruz yani, o da bi çekiliştir nihayetinde. Teknoloji marketlerde şu kadarlık alışverişe bilet hediye diyolar alıyosun ve sana çıkıyo, bundan da mı hayır gelmeyecek yani?
Şöyle anlatayım Eren;
Sen teknoloji marketlerinden bir ürün alıyorsun ve sana bilet veriyorlar. Daha sonra çekiliş ile kazanana hediyeler veriliyor. Peki kazanamayan kişinin burada kaybettiği bir şey var mı? Yok. O zaman bu olayda bir sıkıntı yok.
Milli piyangoda da ise olay tamamen farklı. Sen bilet alıyorsun, aynı bileti ben de alıyorum. Çekilişten sonra sen kazanıyorsun ama ben kazanamıyorum. Burada benim kaybım olmuş oluyor. Bu yılki çekilişte devletin hazinesine yaklaşık 130 milyon lira girmiş. Nereden geldi bu para? Tabi ki bilet alanlardan. Aralarında kazanan da var kaybeden de.
Bizim yaptığımız çekilişler konusunda da bir şey diyemeyeceğim. Daha doğrusu yanlış bilgi vermek istemiyorum. Sorup soruşturup bu konu hakkında da bilgi veririm. :)
Ama o çekilişler oyle olmuyo iste abi. Normalde 100 lira olan urunu 110 liraya satiyo sana birde bilet veriyo. Bizde saf saf bedava diye aliyoruz :)
Dipnot: şu mobil eklentinin adı ne abi acayip hoş olmuş site ;)
O şekildeyse tam olarak bir şey diyemem Eren.
WPtouch eklentisi. :)
Özentilik olayı her alanda içimize işlemiş zaten. Özellikle yaş gençleştikçe özentiliğin arttığı dikkatimi çekiyor ve ileride durumumuz ne olur bilemiyorum.
Usta biyerde yanlışsın. Noel denilen nane 25 Aralıkta kutlanır. İsa’nın doğumu falan cart curt. Yılbaşı 31 Aralık gecesi 1 Ocaktır ki zaten bunu biliyorsun. Yani bunda inanca ters düşecek birşey yok. Yazının sadece bu kısmında katılmıyorum sana. Gerisinde tamamiyle haklısın. Geçenlerde ben de yazdım 2014 beklen tilerim diye yalnız benimki planlama. Yani 2014’ten şunu dilerim tarzında değildi. Ve inan olgunlaşma başladığından mıdır bilemiyorum, yılbaşını hiç kutlayasım gelmedi benim. Neyse çok uzattık, iyi yıllar usta :)
İşte bunu benimsetmişler bizlere Tahsin. Noel kutlaması yapmıyorsun ama yeni yıl kutluyorsun. Farkı ne ki? Belki sen o zihniyette kutlamıyorsun ama kutlarken de batı zihniyetinden farkın kalmıyor.
Bak ben buna da katılmıyorum abi :) Ya yanlis anlasilmasin amacim ozentilik yapalim kutlayalim degil. Bende kutlamadan evimde tv izledim sadece ama yeni bir yılın kutlanması hic de batı zihniyeti degil bence. O zaman biz niye nevruzu kutluyoruz, o da baharin gelisi degil mi? Burada kutlama tarzları isin icine giriyo. Bati tarzi diskolu partili kutlama ayridir, arkadaslarla toplanil yenı yıl kutlamak icin yemek yemek, oyunlar oynamak ayrıdır.
İçim doluymuş resmen ya, kusura bakma burda patladım :D
Aynısını yazacaktım, katılıyorum sana. İsmail bunu anlayamıyor işte. Arkadaşlarla toplanmak ile batı tarzı diskolu kutlamaları bir tutarak hata yapıyor. Ama ne desek boş. :) Burada çok aşırı derecede abartmış, yorum dahi yapmayacaktım ama aynı şekilde düşünüyoruz, mesajını görünce yorum yapayım dedim.
Arkadaş ikisinin farklı birşey olduğunu belirtmiş zaten fakat çok da farklı değil, neden?
Noel(Hristiyanların Dini bayramı) 25 Aralıktır evet fakat sadece o gün değil o hafta noel haftası olarak kutlanır, yılbaşına kadar yani. Kutlama amaçları ise 1 Ocak Hz. İsa(a.s)’ın doğumu olarak kabul ettikleri içindir, nitekim Hz. İsa(a.s)’ın doğumu kesin olarak bilinmemektedir.
Şimdi gelelim neden yılbaşı kutlamak milletimiz ve dinimiz için doğru değildir.
“Eğer sana gelen ilimden sonra onların hevalarına uyarsan, bil ki sen de zalimlerdensin.” (Bakara-145)
Yukarıdaki ayet-i kerimede de gördüğümüz üzere diğer kavimlere benzemek, onlara uymak bize haram kılınmıştır.
Kaldı ki onlar bile böyle bir şey yapmıyorlar, siz hiç Mevlid Kandili kutlayan bir hiristiyan gördünüzmü ?
Bazı arkadaşlara şunu sormak istiyorum, madem batı zihniyetine uymuyorlar. Yılbaşında neden 1 sene daha yaşamamıza izin verdiği için Rabbimize şükredip, şükür namazı kılmıyorlar? Nedenini söyleyim, çünkü kendi aralarındada olsa kutlamaktan zevk alıyorlar. Nefslerine yenik düşüyorlar. Yalnız şunu unutmasınlar ki nefslerinin hoşuna giden çoğu şeyler günah. Örneğin: Zina yapmak, yılbaşı kutlamak, Alkol kullanmak vs. vs.
hayatımda bir eksik vardı yazılarını okumakmış hatırladım bak şimdi
Abi hepsinden önce müslüman adam ne yılbaşı kutlar ne de milli piyango için bilet alır bu kadar…
“bitmeyeceğini hiç düşünemez.”
yazan yer biteceğini olacak. kesinlikle katiliyorum görüşlerine abi.
Şimdi düzelttim Hakan, sağolasın.
Bilet sana çıksa talihli değilde, talihsiz oluyorsun bu eziyete katlanılmaz. Kaç para çıkarsa çıksın hepsinin ortak noktası başladığı yerden birazdaha kötü hadi ölenler kurtuluyor. Yazık Çok Yazık
Düşünceler güzel fakat farklı açılardan da yaklaşmak gerekir. Biz maalesef batıyı örnek alamıyoruz. Bugünkü halimizle insanlarımızın 10’da 6’sı kendini batı medeniyetine uydurmuş olsa ben otobanda giderken yerde muz kabuğu bulmazdım sanırım. İnsanlarımız ahlaksız ve batı medeniyeti ile anlayışından çok uzak. Batıyı örnek almak demek İslam’dan çıkmak değil bence aksine İslam’ı bulmaktır. Bugün onların yapması gerekenleri biz, bizim yapmamız gerekenleri ise onlar yapıyor. Şimdiden mutlu yıllar geçirmen dileğimle.
Helal ile haram kazanç arasındaki fark şudur: Birisi sabuna benzer diğeri kayaya. Su ise onlar için çetin bir hayattır. O hayatta birisi erir gider de hiç birşey kalmaz, diğeri olduğu yerde kalır hiç birşey olmaz. Maalesef bu ikramiye kazananlara “Ne kadar talihsizlermiş..” demekten başka birşey gelmiyor elimden.. Bir düşünün hele sonucunu. Size çıkmazsa beddua etmiyor musunuz ? Peki bu beddua eden binlerce kişi olursa acaba kazanan TALİHLİ bu kazandığı beddualara mı sevinmeli yoksa kazandığı HARAM paraya mı? Bu da bir kumar değil mi sonuçta? Hemde kumarların en büyüğü. O halde sorum şu NEDEN BİZE FAYDASINDAN ÇOK ZARARI DOKUNACAK ŞEYLERE TAMAH EDİYORUZ? Diyelim ki kazandınız. Çocuklarının veya ailesinin nafakasından kesip son parasını bir ümit buna yatıranların parasını alıyorsunuz. Hangi vicdanınızla o kadar yetimin veya ümidini bunda arayanın parasını boğazınızdan geçireceksiniz? Haydi kendine güvenen babayiğit varsa bunun bana Helal olduğunu, bu ikramiyenin kendisine hak olduğunu ispatlasın. AKILLI OLAN İNSAN ÜÇ KURUŞ KOLAY PARA KAZANACAM 5-10 YIL RAHAT EDİCEM DİYE SONSUZ BİR HAYATI DEĞİŞİR Mİ? Bunun KAR neresinde?
Fikirlerinize bende katılıyorum :) ama size bir sorum olacaktı bu siteyi nasıl kurdunuz bende blog yaziyorum ama böyle bir sayfa olmasını isterim yardımcı olursanız sevinirim :)
Haydan gelen huya gider :)
Şimdiye kadar kimseye yaramadı o paralar