Sahi Ben Ne Saçmalıyorum?

Ne yapıyorum böyle? Nereye gidiyorum? Hiç sevmediğim bir yaşantının içerisinde hissediyorum kendimi. Amaçsızca yaşamak… Hep iman zayıflığından oluyor bunlar, biliyorum. Neyi nasıl yapacağımı hiç bilmiyorum. “Oku” diyor, eşşeklik ya benimkisi okumuyorum. Okusam, okusak böyle mi olurdu, düşünmeden edemiyorum. Bir amacım var benim, bir ülküm, bir hedefim, bir gayem. Yine anlatım bozukluğu yapıyorum. Hep bir şeyleri bozuyorum. Bu yüzden amacıma ulaşamıyorum. Ulaşmaya çalışıyorum, şeytanla yüzyüze geliyorum. Nefsim de benden yana olmayınca hep yeniliyorum. Gitmem gereken bir yol var benim, hep zikzaklar çiziyorum. Çoğu zaman da karşı şeritten gidiyorum. Seviyorum sevilmiyorum, seviliyorum sevmiyorum, seviyor sevmiyor, o sevecek diye bir papatyanın daha canına kıyılıyor. Çalışmam gerektiğini biliyorum. Çalışmaya çalışıyorum. Şeytan yine iş başında oluyor, “akşam çalışırsın.” diyor. Akşam oluyor, film izliyorum. Şeytan kıkır kıkır gülüyor. Aklımda kırk tilki dolanıyor. Kırkıda benden medet umuyor. Tek sorumlu benim zaten, alayı bana yükleniyor. Karışmayın, bütün sorunları da İsmail üstleniyor. Önümde çalışmam gereken bin iki yüz sayfalık PMYO kitabı, hemen arkasında okumam gereken kitaplar duruyor. Bu yazıyı yayımladıktan sonra çalışmaya başlayacağımı söylüyorum. Okunup bitirilmesi gereken kitapları ne zaman okuyacağımı bilmiyorum. Yabancı bir müzik açıyorum, ne söylediğini anlamadan müzikten zevk almaya bakıyorum. Hiç dinlemediğim plakları özlüyorum, onları çalan pikapları. O söz geliyor aklıma, “ben hiç görmeden de severim seni, dün olduğu gibi, dinde olduğu gibi…” deyip beynimi taciz ediyorum. Sınırlarımı aşıyorum, bardağı taşırıyorum. Biraz da şiir dinliyorum, efkarlanıyorum. Ardından buradaki videoyu izliyorum. Yok yok, ağlamıyorum. Klasik yalanları söylüyorum, gözüme toz kaçtı diyorum. Ne yaşıyorsam dışarıya belli etmeden kendi içimde yaşıyorum, sonra taş kalpli ben oluyorum. Susuyorum, yazıyorum. Taş kalbimin üzerine maket bıçağı ile adını kazıyorum. Kim olduğunu bilmiyorum. Kendimi tanıyamıyorum. Sahi ben ne saçmalıyorum?

Bana kahve ısmarlamak ister misin?

Bunları da okuyabilirsin
Yazı hakkındaki yorumun nedir?

10 Yorum
  1. Murat
    20 Mayıs 2012 - 17:30
    Cevapla
  2. Talat
    20 Mayıs 2012 - 21:57
    Cevapla
  3. Mehmet
    20 Mayıs 2012 - 22:20
    Cevapla
  4. Doğan
    21 Mayıs 2012 - 08:19
    Cevapla
  5. Hasan Safa
    21 Mayıs 2012 - 16:11
    Cevapla
  6. Hasan Safa
    21 Mayıs 2012 - 17:28
    Cevapla
    • Usluer
      21 Mayıs 2012 - 17:49
      Cevapla
  7. Nurçin
    21 Mayıs 2012 - 20:43
    Cevapla
    • Usluer
      21 Mayıs 2012 - 22:37
      Cevapla
    • Hasan Safa
      22 Mayıs 2012 - 19:33
      Cevapla